13 Ağustos 2018 Pazartesi

KAÜ’DEN AKADEMİ DÜNYASINA DEV KATKI-YILMAZ PARLAR

KAÜ’DEN AKADEMİ DÜNYASINA DEV KATKI

Uluslararası İnsan ve Toplum Bilimleri Kongresi-Uluslararası Fen ve Mühendislik Bilimleri Kongresi 

Kıbrıs Amerikan Üniversitesi (KAÜ) ve Girne Amerikan Üniversitesi (GAÜ)’nin birlikte
düzenlediği, Merkezi Almanya’da olan DMW Uluslararası Diplomatlar Birliği ile Merkezi
Polonya’da olan EBCA Avrupa İş Kulübü’nün Desteklediği Dev Kongre, 04-06 Eylül 2018’de
KKTC/Girne’de yapılıyor.



GAÜ Spectrum Uluslararası Kongre Merkezi’nde yapılacak Kongre’ye Türkiye ve KKTC’den
40’dan fazla üniversite, Orta-Doğu ülkeleri, Rusya, Kazakistan, Güney Afrika, Moldova başta
olmak üzere de 20’ye yakın üniversite katılacaktır.
Beşeri ve Sosyal Bilim ile Fen ve Mühendislik alanlarında 150’den fazla tebliğ, akademisyen
ve uzmanlarca, farklı oturumlarda tartışılacaktır.
Akdeniz’in Mavi İncisi KKTC/Girne’de doğal ve tarihi güzelliklerin içinde, yapılacak olan
Uluslararası Kongreye 200’den fazla katılım olacaktır.
Geniş kapsamlı ve onlarca farklı konuların tartışılacağı, Uluslararası Kongre, içerik ve
zenginlik açısında Kıbrıs için “ilk” olacaktır.
Kongreye katılım için kongre resmi web sayfası: https://www.srcongress.org/
dan kayıt yapılabilir.
yilmazparlar@yahoo.com

7 Haziran 2018 Perşembe

EGD -Ekonomi Basını Başarı Ödülleri-Yılmaz Parlar

EGD -Ekonomi Basını Başarı Ödülleri

Başkanlığını Celal Toprak’ın yaptığı Ekonomi gazeteciler Derneği  (EGD )  "Ekonomi Basını Başarı Ödülleri" 6 Haziran 2018 Çarşamba akşamı Cemile Sultan Korusu İTO tesislerinde sahiplerine verildi. 


Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) tarafından Türk Telekom ana sponsorluğunda, İstanbul Ticaret Odası'nın (İTO) katkıları ve Petronet'in desteğiyle "Yaza Merhaba" etkinliği kapsamında gerçekleştirilen onuncu "Ekonomi Basını Başarı Ödülleri" jürisinde "Hakan Güldağ, Vahap Munyar, Şeref Oğuz, Ruhi Sanyer, Abdurrahman Yıldırım, Jale Özgentürk, Hasan Arslan, Oya Yalıman, Faruk Erdem, Fikret Çengel, Hayri Çetinkaya, Bilal Emin Turan, İbrahim Acar, Talip Yılmaz, Recep Erçin, Yaşar Kızılbağ, Ali Çağatay, Ufuk Korcan, Fikri Türkel, İsrafil Kuralay, Bahadır Kaleağası, Hamdi Ateş, Celal Toprak, Sadi Özdemir, İdriz Çokal."gibi değerli isimler vardı.


Ödül Tören gecesinin sunumunu Televizyon program yapımcısı Çetin Ünsalan üstlendi.
Açılış konuşması için EGD Başakanı Celal Toprak’ı davet etdi.
EGD Başkanı Celal Toprak, bu yıl ödül töreninin onuncusunu düzenlediklerini belirterek, "Çok önemli jüri üyelerinin önemli değerlendirmelerinden sonra sevgili arkadaşlarımız, meslektaşlarımız ödüllerini alacak bu akşam." dedi.
Jürinin ödül alacaklarını belirlerken çok zorlandığını dile getiren Toprak, yarışmaya çok önemli çalışmaların başvurduğunu söyledi.
Ödül Törene katılan İTO Başkanı Avdagiç: - "Bu ülkenin potansiyeline güvenmek gerekiyor. Bu yıl ilk 5 ayda açılan yabancı sermayeli firma sayısı 3 bin 284. Geçen yılın aynı dönemine göre artış yüzde 90'ın üzerinde. Keza yerli firma sayılarında da ivme yukarı yönlü, ilk beş ayda 25 bin 670 firma kuruldu. Geçen yıla göre yüzde 24 artmış durumda" - " Merkez Bankası'nın toplantısını hep birlikte bekliyoruz. Şunu söylemek istiyorum ki; dolara da faize de gerçek ayarı, katma değerli üretim verecek".
EGD'nin 11 yıl önce yüzlerce ekonomi muhabirinin elini taşın altına koymasıyla faaliyete başladığını dile getiren Avdagiç, ilk adımından itibaren de büyüdüğünü ve güçlendiğini söyledi.
Avdagiç, iş dünyası olarak basın mensuplarıyla aynı kulvarda çalıştıklarını, hayata ekonomi penceresinden baktıklarını kaydederek, toplantılarda, organizasyonlarda da sık sık bir araya geldiklerini anımsattı.

Avdagiç, "Bugünse EGD, hem basının hem de iş dünyasının sesini duyurduğu ortak bir akıl platformu haline geldi. İTO, bu önemli başarının tanığıdır." diye konuştu.
Türk Telekom İletişim Direktörü Hamdi Ateş, 16 aydır mevcut görevi üstlendiğini belirterek, Türk Telekom olarak basın mensup örgütlerinin tamamına destek verdiklerini, EGD'den de iş birliği teklifi geldiğinde hiç düşünmeden bunu kabul ettiklerini söyledi.

Türk Telekom olarak basına verdikleri önemden bahseden Ateş, tüm basın örgütlerine destek verdiklerini ve vermeye devam edeceklerini vurguladı.
Ateş, "Biz Türk Telekom olarak burada olmaktan, bu iş birliğinden çok memnunuz. İnşallah uzun yıllar devam eder." şeklinde konuştu.
Ödül Kategorileri ve layık görülen isimler;
Ekonomi Haberi (Yazılı Basın)- Metin Can - Sabah (İşte Çiftlikbank Gerçeği)
Ekonomi Haberi (Tv)- Sinem Yöndem- Halil Kahraman Cnn Türk (Stoklarda Pamuk Kalmadı, Polyestere Dikkat)
Ekonomi Haberi (İnternet)- Kazım Ataer- Dinçer Gökçe  / Www.Hurriyet.Com.Tr (Çiftlik Bank Ceo'su Mehmet Aydın'ın Uruguay'daki Evi Ortaya Çıktı)
Söyleşi Röportaj (Yazılı Basın)- Ceyhun Kuburlu- Hürriyet  (Yabancı Sınırsız Yerli İşsiz)
Yerel Basın Ödülü (Yazılı Basın) Başar Şeker- Refleks Gazetesi (Ekonomi Karnavalı)
Köşe Yazarı- Alaattin Aktaş- Dünya
Ekonomi Programı (Televizyon) - Berfu Güven, Güngör Uras, Tamer Arıcan,Arzu Çalışkan,İlhan Kandaz,Sevcan Bilgiç - NTV (Sokağın Ekonomisi)
Yılın Araştırma Haberi (Yazılı Basın)- Cabir Turgut- Türkiye (Bas Geç 5 Bin Lira)
Jüri Teşvik Ödülü- Ceren Boztepe- Hürriyet (Zehirleyen Güzellik)
Eda Gezmek- Para Dergisi (Siz Hiç Tekerlekli Sandalyede Oturup Koşmayı Denediniz Mi?)
Jüri Özel Ödülü- Musab Turan- Anadolu Ajansı (Koca Koca Kurumlar İnovasyon Tiyatrosu Oynuyorlar)
Nezih Demirkent Özel Ödülü- Selenay Yağcı- Dünya (Silikon Vadisi'ne Türk Akını!)
Namık Ahıska Özel Ödülü-Ömer Temür- Türkiye (Ahırda Koyun Değil Bitcoin)
Bülent Yardımcı Özel Ödülü- İrfan Donat- Bloomberg Ht (Tarım Analiz)
Esen Salihoğlu Özel Ödülü- Gülistan Alagöz- Hürriyet (Mağdurlar Vadisi)
Şehriban Kıraç- Cumhuriyet (Kurtlar Vadisi Nakit Sıkıntısında)
Türk Telekom Özel Ödülü- Timur Sırt- Sabah

yilmazparlar@yahoo.com

1 Şubat 2018 Perşembe

Turcoin'in kurucusu Anafis AŞ. YönetimTurcoin'in Bitcoin'in tahtını alacağını iddia etti. Kurulu Başkanı Sadun Kaya,

TURCOİN BİTCOİN'İN TAHTINI ALACAK
Turcoin'in kurucusu Anafis AŞ. Yönetim Kurulu Başkanı Sadun Kaya, basına yaptığı açıklamada Turcoin'in Bitcoin'in tahtını alacağını iddia etti.
Türkiye’nin ilk yerli ve milli dijital parası Turcoin, tüm dünya ile aynı anda görücüye çıktı. Geleceğin para biriminin dijital para olduğunu belirten Turcoin kurucusu Sadun Kaya, 2012 yılında alt yapı çalışmalarına başladıkları sistemlerinin Bitcoin yapısından çok daha gelişmiş ve özgün olduğunu belirtti.

31 Ocak 2018 Çarşamba günü Shangri-La Bosphorus Hotelde Basın Toplantısı ile tanıtılan Turcoin ilk yerli ve milli kripto para birimi olarak 2012 yılında deneysel olarak madenciliği başlatılan Turcoin'in kısaltması 'TURCO' ve sembolü 't' dir.
Sadun Kaya’nın verdiği bilgiler göre ; Türk Mühendisler tarafından geliştirilen Turcoin, Bitcoin gibi blok zincir ‘blockchain’ ağına bağlı Cryptonight teknolojisi ile geliştirildi. Turcoin’i, Bitcoinve diğer kripto para birimlerinden ayıran özelliği ise 3 milyondan fazla ön ödemeli kart kullanıcısının anında kullanmaya başlayacağı, Ripple Teknolojisinin bir çok türevini de içinde barındıran bir teknolojik yapıya sahip olması.

İlk ve tek yerli Turcoin’in hem cüzdan, hem de dijital para olarak kullanılan bir sistem olduğunu belirten Sadun Kaya “Normal cüzdanınızdaki para gibi sadece bir şifre ile istediğiniz bankadan nakite çevirebiliyorsunuz. Dünyanın herhangi bir yerinde cebinizdeki parayı o ülkenin kuruna göre çevirip işlem yapabilirsiniz, ya da internet üzerinden istediğiniz ürünü alabilirsiniz. Aynı zamanda turcoin gün geçtikçe artarak kar yapmanızı sağlıyor. Cebinizdeki para harcadıkça azalır ama bu coinler harcadıkça çoğalıyor” diye konuştu.

Turcoin’in özellikleri ve avantajlarını aktaran Kaya, “Turcoin herhangi bir ülkenin merkez bankasına bağlı olmadığı için ülkelerin ekonomisinden etkilenmiyor, yani oluşan dalgalanmalar hiçbir kişiye ve devlete bağlı olmuyor. Turcoin hesabınızdan başka bir hesaba işlem ücreti ödemeyeceğiniz gibi, yapacağınız gönderimler dakikalar içerisinde yerine ulaşıyor. Gece-gündüz, hafta sonu-hafta içi hiç fark etmez. Bu bakımdan Turcoin en hızlı transfer aracıdır” dedi.
Turcoin’in bağlı bulunduğu protokoller ile güvenli bir yatırım aracı olduğunu belirten Kaya, “Turcoin’de hesabınız, sistemin bağlı bulunduğu protokoller ile korunuyor, bu protokoller çerçevesince de yaptığınız her işlem şifreleniyor. Cüzdanınızın şifresini çaldırmanız ya da bilgisayarınızın hacklenmesi gibi kullanıcı hatası ya da dikkatsizliği sonucu oluşan durumlar dışında sistemin güvenlik sorunu bulunmuyor. Bu durum da cüzdanınızı ya da kredi kartınızı kaybetmekten ya da çaldırmaktan farksızdır” açıklamasında bulundu.
Turcoin için bugüne kadar yaklaşık 25 milyon dolarlık bir yatırım yaptıklarını belirten Kaya, “Özel izinlerle yaklaşık 45 kilometre elektrik kablosu döşenerek kurduğumuz trafolar vasıtası ile 5 megawatt elektrik tüketen bir tesiste halihazırda 1500 server coin üretimi yapıyoruz” dedi.
Dijital para konusuna açıklık getiren Kaya, “İnsanlar arasında mal ya da hizmet alabilmek için ödeme olarak kullanılıp, serbest borsada karşılıklı değer gören ve kullanılan alış veriş aracına para diyoruz. Dijital para ise yani coin; dijital ortam üzerinde yazılım uzmanları tarafından yüksek performansa sahip bilgisayarlar ile üretilen ve dünya pazarında banka gibi merkezi otoritelere ihtiyaç duymadan transferi yapılıp, para yerine kullanılabilen alış veriş aracıdır” ifadesinde bulundu.
Kripto yani dijital paranın bir diğer avantajının ise kopyalanamaz olduğuna vurgu yapan Kaya; “1 coinin üretimi o kadar zor ve algoritması karışıktır ki kopyalanması ve ulaşılabilmesi çok ciddi yatırımlar ister. Üretimi zor ve kopyalanamaz olmasından dolayı dünya ekonomi devleri Turcoin gibi kripto para ticareti yapan firmalara yatırım yapıyorlar. Kripto para sadece e-cüzdan dediğimiz sanal ortamlarda rastlayabileceğimiz bir paradır aslında. Bu durum insanlarda güven sorunu oluştursa da şu an bankalardaki paralarımız da karşımıza sanal ortamlarda çıkmaktadır. Yani dünya hızla sanal ortam üzerinden yönetilmeye başladığına göre, kripto para kullanılması artık kaçınılmaz son gibi görünüyor” diye konuştu.
Turcoin değerini piyasadaki arz ve talep koşullarının belirlediğini söyleyen Sadun Kaya, Turcoin’in bir yatırım aracı olarak kullanılabileceğine dikkat çekerek şunları söyledi; “Turcoin’e değer katan şey arz ve talep miktarı olduğu için değeri çok sık değişiklik gösteriyor ve bu dalgalanmalar ister istemez insanların ilgisini çekiyor. Üstüne üstlük transferin ve işlemlerin anlık yapılabilmesi onu diğer yatırım araçlarından bir adım öne çıkarıyor. Tabii bir de spekülatörler bulunuyor. Popülaritesi artıkça değerinin artacağı beklentisi insanları Turcoin yatırımına yönlendiriyor.”
Önümüzdeki 5 yıl içinde dünyada dijital para fırtınası eseceğini belirten Kaya, “Her ülke kendi dijital parasını çıkartmak zorunda. Dijital paralara hakim olan, dünyaya da hakim olacak. İthalat ve ihracatlar, dijital parayla daha hızlı ve anında, formalitesiz yapılacak. Gece gündüz kavramı, ülkeler arası saat farkı, bankaların ya da işletmelerin açık olup olmaması önemli olmayacak. Dijital para uzmanlığı geleceğin mesleği olacak. Ekonominin özü de dijital para olacak. Bu nedenle Türkiye’nin ilk yerli ve milli dijital parası için starta basmış olmaktan dolayı gururlu ve mutluyuz.” dedi.

yilmazparlar@yahoo.cım

30 Ocak 2018 Salı

Lidya Grup hedef büyüttü, 2018’de büyümeye devam edecek -Yılmaz Parlar

Lidya Grup hedef büyüttü, 2018’de büyümeye devam edecek

Lidya Grup Başkanı Bekir Öz,
“Her türlü dalgalı denizde de büyümeye devam ederiz”

Dijital baskı sektörünün lideri Lidya Grup, ülke genelindeki 100’ün üzerindeki çalışanı ve Türkiye distribütörü olarak temsil ettiği Xerox, Epson ve EFI markalarının üst düzey yetkilileri ile Lidya Grup 2018 Zirvesi’nde bir araya geldi. Antalya - Lara Aska Resort & Spa Hotel’de, 19- 21 Ocak 2018 tarihleri arasında gerçekleşen zirvede, grup toplantısı ve ardından Gala Yemeği düzenlendi. Gala yemeğinde, 5 yıl, 10 yıl ve 15 yıl çalışanlar ile 2017 yılında farklı kategorilerde başarı gösterenlere teşekkür plaketleri verildi.
Zirvenin 20 Ocak Cumartesi günü yapılan grup toplantısında, Lidya Grup Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Öz, Lidya Grup Yönetim Kurulu Başkan Danışmanı Rıza Başoğlu, Lidya Grup Kurumsal Satış Direktörü Betül Kayacık, Lidya Grup İstanbul Kurumsal Satış Müdürü Özge Öktem ile Xerox Türkiye Satış Müdürü Özgür Şenol, EFI Türkiye Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgeleri Satış Müdürü Nathalie Hızveren ve Epson Türkiye Pro-Grafik Ürünler Satış Öncesi Uzmanı Hayri Şenol  birer konuşma yaptılar. Zirveye, Lidya Grup Genel Müdür Yardımcısı Aykut Savbol,  Lidya Grup Grafik Sanatlar Satış Direktörü Adem Öz, Lidya Grup Geniş Format Ürünler Satış Müdürü Mehmet Döner, Lidya Grup Mali ve İdari İşler Müdürü Şebnem Kılıç, bölge yöneticilerinin de aralarında bulunduğu üst düzey yöneticiler ve ülke genelinden tüm çalışanlar katıldı.

Lidya Grup’un DNA’sı büyüme odaklıdır

Büyüme odaklı olarak yeni fırsatlara odaklandıklarını kaydeden Lidya Grup Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Öz, şunları söyledi: “Bizim için şartlar ne olursa olsun; enerjimiz ve moralimiz daima zirvededir, hedeflerimiz büyüktür ve en önemlisi de sermayemiz güçlüdür. Her türlü dalgalı denizde de büyümeye devam ederiz. Lidya Grup’un DNA’sı büyüme odaklıdır. Tüm departmanlarımızın ortak hedefe, aynı ahenk içinde uyum göstermesi, daha nice başarılara imza atacak olmamızın bir kanıtıdır. Daima yeni fırsatlara odaklanarak, tüm gücümüzle çalışıyoruz. Temsil ettiğimiz 3 markada, başarımızı sürdüreceğiz. Bu yıl, %20’nin üzerinde büyüme hedefliyoruz” dedi.

Şirketlerin gündemi “istikrarlı büyümeyi” sürdürmek

Bugünün ve geleceğin iş yapış modelleri hakkında bilgi veren Lidya Grup Yönetim Kurulu Başkan Danışmanı Rıza Başoğlu, şunları anlattı:
“Günümüzde şirketlerin en önemli gündemi, istikrarlı büyüme ve hayatiyetlerini devam ettirme zorunluluğudur. Örneğin yapay zeka, hepimizin alışkanlıklarını değiştirmesi konusunda bir takım zorlukları beraberinde getirirken, fırsatların olacağını da unutmamamız gerekiyor. Teknolojiyi iyi okurken, başarı için bir takım anahtarları da göz ardı edemeyiz. Dün olduğu gibi işleri devam ettirmek, artık geride kalmıştır. Verilen iş kadar çalışmak ve yeniliklere açık olmamak, bizleri hiçbir yere götürmeyecektir. Geçmişte az koşarak, çok yol alabiliyorduk. Oysa bugününü dünyasında daha çok koşarak, kazanabileceğiz. Her fırsatta altını çizdiğim gibi bisikletin pedalını daima çevirmemiz gerekir” diye konuştu.

Müşterilerin ihtiyaçları “analist” bakışıyla tespit ediliyor

Müşterilerin ihtiyaçlarının analist bakışıyla tespit edildiğini anlatan Lidya Grup Kurumsal Satış Direktörü Betül Kayacık, şunları kaydetti: “Müşterinin ihtiyaçlarının tespitinde, Lidya Print Management (LPM) süreçlerini işleyerek, doğru çözümlere ulaşıyoruz. Ortaya çıkan veriler eşliğinde de, entegre çözümümüzü ulaştırıp, projelerimizi hayata geçiriyoruz” dedi.
Lidya Grup İstanbul Kurumsal Satış Müdürü Özge Öktem, “2018 yılında, tıpkı 2017’de olduğu gibi heyecanımızla, inancımızla ve ekip ruhuyla devam ediyoruz” diye konuştu.


Xerox, EFI ve Epson üst düzey yöneticileri şunları söyledi:

Xerox Türkiye Satış Müdürü Özgür Şenol, konuşmasında şunları kaydetti: “Lidya Grup, Türkiye’deki en büyük 2 iş ortağımızdan birisidir. Xerox olarak geçtiğimiz yıl, bir önceki yıla oranla gösterdiğimiz büyümemizde, Lidya Grup’un Erdemir ve TUİ’ye yaptığı projelerin büyük katkıları olmuştur” dedi.

EFI Türkiye Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgeleri Satış Müdürü Nathalie Hızveren, şunları anlattı: “2015 yılında Lidya Grup ile tanışmamın ardından, potansiyelimizin ve yapabileceklerimizin neler olabileceğini gördüm. Geçen sürede birçok başarıya imza attık ve sizlere bakınca 2018 yılının da güzel bir yıl olacağını görüyorum” dedi.

Epson Türkiye Pro-Grafik Ürünler Satış Öncesi Uzmanı Hayri Şenol, geçtiğimiz yıl Lidya Grup ile başarılı bir yıl geçirdiklerini ve bu yıl da başarılı bir yıl hedeflediklerini anlatarak, işbirliğinden duydukları memnuniyeti sözlerine ekledi.

yilmazparlar@yahoo.com

28 Aralık 2017 Perşembe

2018 Turizmcilerce sıcak karşılanıyor-Yılmaz Parlar



2018 Turizmcilerce sıcak karşılanıyor
SKAL İstanbul Kulübü sıcak renklerle düzenlediği yılbaşı partisi ile yeni yıl için moral depolarken, sıcak karşıladığı, 2018 yılına ümitli bakıyor.
2018 Turizm beklentilerinin konuşulduğu parti İstanbul ve Marmara kulüplerin iştiraki ile Nişantaşı The Sofa Hotel Genel Müdür Cantekin Temizer ev sahipliğinde 26 Aralık 2017 Salı akşamı gerçekleşti.
Etkinliğe İstanbul SKAL Kulubü, Başkan Fatma Bahar Birinci, yönetim kurul üyeleri; Ata Eremsoy, Ayşe Önen, Selma Tatar, Dr. Özen Kırant Yozcu ve ICCA’nın Amsterdam’daki merkez ofisinde görev yapacak ICCA’nın Avrupa direkötürlüğü’ne getirilen Elif Balcı Fisunoğlu olarak tam yönetim katıldı.
Türkiye'nin 2018 yılı bütçesinin verdiği bütçe açığının büyük kısmının turizm gelirleriyle giderilmesi, 2018 yılında da ihtiyacımız olacak olan takribi 200 milyar dolar dövizin kaynağı olarak tüm gözlerin turizme çevrilişi, Turizm sivil toplum örgütlerince beklentilerin ağır sorumluluk yükün bilincini dahada artırdı.
Bakanlık öncülüğünde gelecek yıl turizm alanında yeni strateji oluşturulacağı, turizm sektöründe yeni kaynak pazarlar oluşturmak ve turizm çeşitliliğini sağlamak üzere kapsamlı bir dönüşümün hedeflendiği strateji, farklı turizm türleri konusunda bilgilendirici çalışmalar da yürüteceği olması muhtemel krizlerin turizm sektöründeki etkisini azaltmak için de sektöre özgü risk ve kriz yönetimi geliştirileceği, alternatif turizminde planlama ve altyapı çalışmaların tamamlanacağı açıklanan programlar doğrultusunda sektöre umut oldukca fazla.
2014'te zirveye çıkan ancak 2015 ve 2016'da yaşanan bölgesel krizlerin ve terör olaylarının etkisiyle gerileme yaşanan turizm sektörüne yönelik 2018 beklentilerini SKAL İstanbul Başkanı Bahar Birinci’ye soruyoruz.
Başkan Birinci “Turizmde gelecek yıl beklentisi, 2018 ile ilgili acentelerden ve havayolu şirketlerinden olumlu sinyaller gelmeye devam ediyor.
Türkiye'ye gelen yabancı ziyaretçi sayısının, 2018 de istenen turizm profilinin artacağı turizm gelirlerininde paralel olarak daha iyi seviyelere gelebileceği inancını taşımaktayım. Kulübümüzün çok kilit yerlerde üyelerin olmasıyla üstümüze düşen sorumluluğu her zamankinden daha fazla hissederek eski yıllardaki seviyelere tekrar getireceğimiz ve aşacağımız umudundayım.
Azerbeycan Baku SKAL Kulübü Başkanı Ahmet Can Yeşildağ ile yaptığımız kısa söyleşide  “Turizm açısından verimli geçmeyen iki senenin ardindan; ümitlerimizin yüksek olduğu 2018 yılına giriyoruz. Sadece dünyadaki siyasal ve politik gelişmelerden dolayı değil; Türk Turizmcilerinin rehavete kapılıp yeterli staretejik kararlar alınmamasından dolayı gerileyen turist rakkamlarının 2018 yılında çıkarılan dersler neticesinde tekrar güçleneceğini düşünüyorum. Bunun için çağımızın yeni trend pazarlama yöntemlerini kullanmalıyız. Bölgesel pazarlamaya daha çok önem vermeliyiz. Türkiye büyük ve güçlü bir ülke; bölgesel sorunlar tüm Türkiye'de yaşanıyormuş şeklindeki algıları silmeliyiz. Tüm dünyadan turist almalıyız. Turizm çeşitlerimizi arttırmalıyız ve alternatif turizm çeşitlerimizi de güneş; kum ve denizlerimizi pazarladığımız şekilde bütçeler ayırarak pazarlamalıyız diye düşünüyorum.”dedi
TÜROB Başkanı Timur Bayındır, “2018 yılının Çin’de ‘Türkiye Turizm Yılı’ ilan edilmesiyle birlikte 1.3 milyarlık dev bir nüfusa sahip olan ülkede yılda 122 milyon kişi yurtdışına çıkarken Bütün Çin Türkiye’ye gelmek istese mevcut uçuş kapasitesiyle senede ancak üçyüz bin kişi gelebilir. Çin’den Türkiye’ye uçuşların mutlaka artması lazım. 1 milyon Çinli turist hedefi ulaşılabilir bir rakam. Yeter ki ulaşım imkanı sağlansın. İki temel hususun çözümlenmesi gerekiyor. Birincisi, güvenlik algısı özelinde diplomatik ilişkilerin arttırılması, İkincisi ve biz turizmciler açısından daha önemlisi ulaşım, yani uçak sorunudur. THY’nin Pekin, Şangay ve Guangzhou gibi temel noktalara uçması önemli bir fırsat, ancak yeterli değil.
Kültür ve Turizm Bakanlığı belgeli yatak sayısının belediye belgeli yatak sayısıyla birlikde yatırım aşamasındaki kapasitenin iki milyona yakın seviyelerde konaklama olarak sıkıntının olmıyacağı öngörüyoruz.”dedi
Boğaziçi üniversitesi öğretim görevlisi yönetim kurul üyesi Dr. Özen Kırant Yozcu’nun akdemiysen olarak değerlendirmesi ise  “T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Anadolu Efes ortaklığıyla yürütülen, her yıl üç sürdürülebilir turizm fikrine fon desteğinin yanı sıra; eğitim, planlama, teknik destek, iletişim ve danışmanlık desteği verildiği, gelecek Turizmde sloganı sektörün önemini vurguluyor. 2018’de destekleyeceği projelerde Truva Kültür Rotası (Çanakkale) Perşembe(Ordu) ve Şile (İstanbul) olması tüm Ülkeye dağılan bir turizmin işaretlerini veriyor.”dedi
yilmazparlar@yahoo.com

  

27 Aralık 2017 Çarşamba

Hitit 2017’de Havacılığın Lokomotif Gücü Oldu-Yılmaz Parlar

Hitit 2017’de Havacılığın Lokomotif Gücü Oldu

Havayolları için ürettiği yazılımlarla milyonlarca yolcunun seyahat etmesini sağlayan teknoloji geliştiricisi Hitit, 2017 yılında da büyümeye devam etti. Yeni iş ortaklıkları, ulusal ve uluslararası ödüller ve sektöre kazandırdığı yenilikçi çözümlerle verimli bir yılı geride bırakan Hitit, tüm dünyada 200 binden fazla uçuşta, 60 milyona yakın yolcunun seyahat etmesini sağladı.

Havayollarının internet ve mobil rezervasyon, biletleme, check-in, kalkış kontrol, çağrı merkezi hizmetleri gibi yolcuyla temas ettiği tüm noktalarda operasyonlarını sürdürmesini sağlayan Hitit, 2017 yılında hizmet ağını genişletti. 200 binden fazla uçuşun yolcu hizmetleri sistemleri (PSS) ve operasyonel planlamalarını yaparak 50 milyardan fazla uçuş sorgusu işleyen Hitit, geride bıraktığımız 12 aylık dönemde 60 milyona yakın biletleme işlemi gerçekleştirdi.

Türkiye’de Pegasus ve Onur Air’in yazılım ortağı olan Hitit, yurt dışında halihazırda çalıştığı havayollarına yenilerini ekledi. Almanya’dan Global GSRM, Tanzanya’dan Air Tanzanya, Fransa’dan Chalair, Nijerya’dan Arik Air ve Ürdün’den Royal Wings ile iş ortaklığı yapmaya başlayan Hitit, 2017 sonu itibariyle toplam 5 kıtada 15 farklı ülkeye yazılım ihraç eden bir konuma geldi.

Hitit’in geçtiğimiz aylarda hayata geçirdiği yeni çözümü de 2017 yılında havacılık yazılımı için önemli gelişmelerden birini oluşturdu. Havayollarının operasyonlarının her aşamasında, istedikleri bilgiye anında ve karşılaştırmalı olarak ulaşabilecekleri bir çözüm yaratan Hitit şimdiye kadar geliştirilen en kapsamlı kontrol paneli uygulamasını hayata geçirdi. Yüksek maliyet ve düşük kar marjları ile çalışan havayollarına orta ve uzun vadeli stratejik yol haritaları oluşturma olanağı sağlayan İş Performans İndeksi isimli çözüm; gelir yönetimi ve fiyatlandırma operasyonlarının mevcut performansını ölçerek, havayollarının bu alanlardaki etkinlik analizini yapıyor.
2017 Hitit’in havacılık sektörüne getirdiği yenilikler, çözüm ve hizmet kalitesinin ödüllendirildiği bir yıl oldu.  AI Global Media-Industry Insight Magazine tarafından düzenlenen Sivil Havacılık, Uzay Araştırmaları ve Savunma Ödülleri’nde Doğu Avrupa’nın En İyi Havacılık Yazılım firması seçilen Hitit, aynı zamanda İş Performans İndeksi isimli yazılım çözümüyle En İyi Havayolu Raporlama Sistemi ödülünü aldı. Ayrıca Acquisition Finance Magazine’in düzenlediği ACQ Küresel Ödülleri’nde sivil havacılık alanında “Yılın En Niş Teknoloji Firması” seçilen Hitit’in Genel Müdürü Nur Gökman da Yılın Gamechanger ödülüne layık görüldü.

Öte yandan Türkiye’nin en hızlı büyüyen teknoloji şirketlerinin belirlendiği Deloitte Teknoloji Fast 50 Türkiye 2017 Programı’nda yer alan Hitit, Türkiye'nin 500 Büyük Hizmet İhracatçısı Araştırması’nda da yer alarak, bilişim alanında en fazla ihracat yapan ilk 15 firma arasına girdi.
Habertürk TV’nin Airport programına konuk olan Hitit Genel Müdürü Nur Gökman, firmanın 2017 yılı değerlendirmesini yaparken; “20 yılı aşkın süredir, alanında çok iyi yetişmiş, eğitimli mühendislerimizin yarattığı %100 yerli yazılımlarımızla yurt dışına teknoloji ihraç ediyoruz. Hitit olarak, havacılık yazılımı gibi çok niş bir alanda Türkiye’nin de teknoloji üretebilen bir ülke olabileceğini gösteriyoruz. Global holdinglerin desteklediği büyük konsorsiyumlar veya Çin gibi kapalı bir pazarın varlığına rağmen alanımızda dünyanın ilk beş şirketinden biriyiz. Gelişen ve sürekli değişen pazar şartlarına göre teknolojimizi yenileyerek, havayollarına güçlü rekabet şansı tanıyan çözümler üretiyoruz. Havayollarına bütün satış ağlarını kendi kontrolüne veren, onları sektörün yüksek maliyetli küresel dağıtım kanallarının baskısından kurtaran seçenekler sunuyoruz. 2017 yılı da bizim için yeni ortaklıkların kurulduğu, kazandığımız ödüller ve dünyanın dört bir yanındaki konferans ve etkinliklerdeki sponsorluklarımızla Hitit’in global bilinirliğini arttırdığımız bir yıl oldu.” şeklinde konuştu.
1994 yılında kurulan Hitit Bilgisayar Hizmetleri, sektörün hızla büyüyen oyuncularının en çetin ve karmaşık ihtiyaçlarını dahi karşılayabilecek düzeyde yeni nesil havayolu, havaalanı ve seyahat yazılım ürünleri ve servisleri sağlamaktadır. PAX / DCS ürünleri, rezervasyon, biletleme, check-in, yolcu kalkış kontrolü, ekip planlama ve sadakat yönetimi ihtiyaçlarını karşılarken, Crane RA, Crane CA, Crane SP, Crane OCC, Crane CREW ve Crane ALM, sırasıyla, gelir muhasebesi, gider muhasebesi, tarife planlama, operasyon kontrolü, ekip planlama, tur operatörü /charter yönetim ihtiyaçlarını karşılamaktadır.
Müşterileriyle kurduğu yakın ilişkileriyle tanınan Hitit, ürünleri ve servisleri ile ilgili olduğu kadar, müşteri hizmetleri konusunda da mükemmel geri dönüşler almakta ve bu geri dönüşleri daha da kaliteli ve başarılı hizmetlere dönüştürmektedir. Rezervasyon sistemleri üzerinden geçen 55 milyondan fazla yolcu ile dünya havayolu PSS (Yolcu Servis Sistemi) endüstrisinde 5. sırada bulunan Hitit, Avrupa’dan Asya’ya, Afrika’dan Ortadoğu ve Türki Cumhuriyetlere uzanan müşteri portföyünü hızla çoğaltmaya ve çeşitlendirmeye devam etmektedir.
yilmazparlar@yahoo.com

15 Aralık 2017 Cuma

Wire 2018 ve Tube 2018 -Yılmaz Parlar


Wire 2018 ve Tube 2018
Wire 2018 ve Tube 2018 fuar ile ilgili 12 Aralık 2017 salı günü   Ortaköy Feriye sosyal tesislerindeki basın Toplantısı düzenlendi.

Gerçekleşen Basıntoplantısına Messe Düsseldorf Türkiye Temsilcisi Demet TezulaşMesse Duesseldorf Metal ve Akış Teknolojileri Küresel Portföy Yöneticisi Friedrich-Georg Kehrer katıldılar. Wire 2018 ve Tube 2018 öncesi yapılan açıklamaya göre; "Bekleyiş yakında sona eriyor: wire ve Tube fuarları artık şekillenmeye başladı. Yaklaşık 2.600 katılımcı firma 16 – 20 Nisan 2018 tarihleri arasında tel, kablo ve boru sektörlerinin en önemli etkinliği kapsamında ürünlerini ve hizmetlerini tanıtacak. Messe Düsseldorf katılımcı ve ziyaretçileri Düsseldorf Fuar Merkezi’nde sektörlerinde dünyanın 1 numaralı fuarlarında ağırlamaya hazırlanıyor.

Dünyayı Düsseldorf’ta ağırlıyoruz: Dünyanın çeşitli yerlerinden gelecek katılımcı firmalar wire, Uluslararası Tel ve Kablo İhtisas Fuarı ve Tube, Uluslararası Boru İhtisas Fuarı kapsamında teknolojik yeniliklerini uluslararası uzmanlara tanıtacaklar. Fuarlar karşılıklı görüşmeler yapılması ve ticari bağlantılar oluşturulması açısından ideal bir platform oluşturuyor.
Tel ve kablo sanayinin lider platformunu oluşturan wire Fuarı’nın başarı öyküsü haklı nedenlere dayanıyor. Nitekim 2016 yılında fuara 53 ülkeden 1.335 firma katıldı. Bu rakam fuarın Düsseldorf’ta ilk kez düzenlediği 1986 yılından bu yana katılımcı firma sayısının üç katına yükselmiş olduğunu gösteriyor. Bunun yanısıra fuarın sergi alanı da 2014 yılına kıyasla % 2,6 oranında artarak yaklaşık 59.500 metrekareye ulaşmış bulunuyor. Fuarın küresel boyutunu kanıtlayan bir diğer hususu ise katılımcı firmaların % 75’inin yurtdışından geliyor olması oluşturuyor. Piyasanın tüm önde gelen firmaları için wire vazgeçilmez nitelik taşıyor.
Tel ve kablo sanayilerinin geleceğini hangi yenilikçi gelişmeler belirleyecek. Ziyaretçiler wire Fuarı’nda kablo üretim ve işleme makinelerindeki en yeni gelişmeler hakkında bilgi alacaklar. Ayrıca fuarda yöntem teknolojilerine ilişkin gereçler ve yardımcı malzemeler tanıtılacak. İhtisas ziyaretçileri aynı zamanda hammaddeler, özel teller ve kabloların yanısıra ölçüm, kumanda ve test tekniklerine ilişkin kapsamlı bilgi alabilme olanağı bulacaklar. Kontrol teknikleri veya diğer özel ihtisas alanlarında ne gibi yeni gelişmeler kaydedildiğini yine wire Fuarı’nda izleyebilecekler.
Fiber optik malzemelerin önemi giderek artıyor: Dünya genelinde hızlı fiber optik bağlantıların yaygınlaştırılması için çalışmalar yürütülüyor. Hızlı internet altyapısının güçlendirilmesi AB Komisyonu’nun da hedefleri arasında yer alıyor.
Bu nedenle wire bu gelişen sektörün uzmanlarını fuarda buluşturuyor.
Buradaki hedefi sektörün güçlendirilmesi ve yeni potansiyellerin değerlendirilmesi oluşturuyor.
38.255 ziyaretçi geldi. En yeni gelişmeleri izlemek için ziyaretçi gönderen ülkelerin arasında Almanya, İtalya, Fransa, Belçika, Hindistan, İngiltere, İsviçre, Türkiye, İspanya, Polonya ve ABD de yer alıyordu.
wire Fuarı birçok sektör için büyük önem taşıyor, zira tüm önemli yenilikler bu fuarda tanıtılıyor. Sektöründe dünya lideri olan bu fuar elbette tel ve kablo sanayileri için vazgeçilmez niteliğe sahip bulunuyor. Fuara en fazla ziyaretçi gönderen sektörlerin başında otomotiv sanayi, demir, çelik ve demirdışı metal sanayi, elektrik ve elektronik sanayileri, yapı ve kimya sanayileri, ticaret ve zanaat sektörleri; kumanda, ayar ve kontrol teknikleri ve hizmet sektörü geliyor.
wire Fuarı’na paralel düzenlenmekte olan Tube Fuarı da sektörlerinde lider fuarlarımız arasında yer alıyor. Tube Fuarı boruların üretiminden işlenmesine ve boru ticaretine kadar uzanan tüm aşamaları kapsıyor. Bu nedenle de boru sanayi için vazgeçilmez nitelik taşıyor.
Bu gerçeği rakamlar da ortaya koyuyor: Boru İhtisas Fuarı 2016 yılında 51 ülkeden 1.280 katılımcı firma ile – 2014 yılına kıyasla % 6 oranında bir artışla – yeni bir rekora ulaştı.
Tube uluslararası düzeyde saygınlığa sahip bulunuyor: Uluslararası katılımcı firmaların oranı 2016 yılında % 75 düzeyine ulaştı. Kiralanan sergi alanı da 2014 yılına kıyasla yaklaşık % 2 oranında artarak 51.000 metrekarenin üzerine çıktı.
Bu rakamlar fuarın sektöründe dünyanın bir numaralı etkinliği olduğunu ortaya koyuyor: Nitekim düzenlenen son fuarın ziyaretçi sayısı 31.300 kişiye, yurtdışından gelen ziyaretçilerin oranı ise yaklaşık % 60’a yükseldi.
Boru sektörü için önem taşıyan herşey sergilenecek: Boru üretim makinaları, hammaddeler, boru ve aksesuarlar, proses teknolojilerinde kullanılan gereçler ve yardımcı malzemeler; ölçüm, kumanda ve ayar teknikleri, test teknikleri, çeşitli ihtisas konuları, ikinci el makinalar, ayrıca profil ve makinalar.
Demir ve demirdışı metal, plastik, fiber optik, cam, seramik, beton ve elyaf çimento borular ve bunların ticareti
Plastik borular, özellikle hafif olmaları ve korozyona ve kimyasallara karşı dayanıklı olmaları nedeniyle – tüm uygulama alanlarında giderek önem kazanıyor. Tube Fuarı da plastik boruların artan önemini dikkate alarak, bu sektördeki uzmanları biraraya getiriyor. Bu girişimle geleceğin önemli sektörünün güçlendirilmesi hedefleniyor.
Dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen 31.304 ziyaretçi Tube 2016 çerçevesinde kapsamlı bilgi aldı. İhtisas ziyaretçilerinin geldiği ülkeler arasında Almanya, Hollanda, Fransa, İtalya, Hindistan, İspanya, Polonya, İngiltere, Türkiye, Avusturya ve İsviçre de bulunuyordu.
Tube Fuarı birçok sektör için yenilikler hakkında bilgi sahibi olmak açısından önemli bir fırsat oluşturuyor. Nitekim fuara boru sanayi, kimya sanayi, otomotiv sanayi, demir, çelik ve demirdışı metal sanayileri, ısıtma sektörü; petrol, gaz ve su temini, yapı sanayi, elektrik ve elektronik sanayileri, ticaret ve zanaat sektörleri; ölçüm, kumanda ve kontrol teknikleri ve hizmet sektörlerinden temsilciler geliyor.
Eşzamanlı düzenlenen wire ve Tube fuarları sektörler arasında güçlü bir sinerji yaratıyor. Tek bir mekanda çok büyük bir potansiyel oluştuğunu görüyoruz: Paralel düzenlenen fuarlara 2016 yılında toplam 70.000 ziyaretçi geldi. Bunların ¾’ü Almanya dışından gelen ziyaretçiler oluşturuyordu.
Her iki fuar aynı gün tek bir biletle ziyaret edilebiliyor.
İletişim ağlarını güçlendirmek, yeni temaslar kurmak ve ticari ilişkiler başlatmak için wire ve Tube fuarları beş gün boyunca ideal olanaklar sunuyor. İki yılda bir düzenlenen wire ve Tube, 16 – 19 Nisan 2018 tarihleri arasında her gün 9.00 – 18.00 saatleri arasında, 20 Nisan günü ise 9.00 ila 16.30 saatleri arasında ziyaret edilebilecek.
Günlük bilet 58,-- Euro ve abonman bilet 98,-- Euro karşılığında fuar girişinde temin edilebilecek. Biletler ayrıca e-bilet olarak fuarların internet sayfası üzerinden indirimli olarak satın alınabiliyor.
Katılımcı firmalar fuar salonlarına konulara göre gruplandırılarak, kolay anlaşılır bir şekilde yerleştirilmiş olacak.
Fuar merkezinin güney girişinin ve 1. fuar salonunun yenilenme çalışmaları için start verilmiş bulunuyor. Başlatılan çalışma şirket tarihindeki en iddialı projelerden birini oluşturuyor. Fuar merkezinin güney girişi için toplam 140 milyon Euro yatırım yapılacak. Yeni bina kompleksi 2019 yazına kadar tamamlanmış olacak.
Fuar merkezinin güney girişinde fuar ve kongre ziyaretçilerini 7.800 metrekare alana ve 20 metre yüksekliğe sahip yarı saydam bir çatı konstrüksiyonu karşılayacak.
Yeni inşa edilen 1. fuar salonu 12.000 metrekare alana sahip olacak ve şimdiye kadar kullanılan birinci ve ikinci salonların yerini alacak.
2017 ve 2018 yıllarındaki yapım çalışmaları süresince, bundan önce 1 ve 2. salonlarda yer alan Tube katılımcılarına 16 ve 17. salonlarda stand kurma olanağı sunulacak. Dolayısıyla Tube 2018 Fuarı 3 ila 7.0 arasındaki salonlarda ve ayrıca 16 ve 17. salonlarda gerçekleşecek. 
wire 2018 için 9’dan 16’ya kadar olan fuar salonları kullanılacak. Böylelikle ziyaretçiler  birbiriyle bağlantılı  fuar salonlarına geçerek fuar turu yapabilecekler.
Elverişli ulaşım bağlantıları Messe Düsseldorf’a kolaylıkla ve doğrudan ulaşabilme olanağı sunuyor. Havalimanının fuar merkezine yakın olmasının yanısıra, yine fuar merkezi yakınında şehirlerarası trenlerle ulaşılabilen iki tren istasyonu yer alıyor. Bunların yanısıra fuar merkezindeki Arena/Messe Nord istasyonu da doğrudan şehiriçi ulaşım ağına bağlı bulunuyor.
Kendi araçlarıyla gelecek ziyaretçi ve katılımcılar için fuar merkezinde 20.000 araçlık bir otopark hizmet veriyor. Dört farklı girişten fuar merkezine hızlı bir şekilde ulaşılabiliyor.
Tel, kablo ve boru sektörleri için dünyanın çeşitli yerlerinde düzenlemekte olduğumuz fuarların temel özelliğini bölgesel talepleri ve tercihleri gözönünde bulundurarak, katılımcı ve ziyaretçilere yakın olmak oluşturuyor. Böylelikle uluslararası ihtisas fuarları, düzenlendikleri bölgenin özellikleri dikkate alınarak, sektörlerin gereksinimleri doğrultusunda tasarlanıyor.
Tel, kablo ve boru sanayileri için dünya genelinde şu ihtisas fuarlarını düzenleyeceğiz:
2017 ve 2019 yıllarında wire Russia ve Tube Russia, wire South America, Ekim 2017’de Brezilya/Sao Paulo’da TUBOTECH; Eylül 2018’de Shanghai’da wire China ve Tube China; Kasım 2018’de Mumbai’de wire India ve Tube India, Eylül 2017’de Tayland/Bangkok’ta wire Southeast Asia ve Tube Southeast Asia ve – bir işbirliği projesi kapsamında – Aralık 2017’de Tahran’da düzenlenecek olan Iran Wire.
wire ve Tube fuarlarımız artık dünyanın her yerinde saygınlık kazanmış bulunuyor. Zaten gerek katılımcı firma gerekse ziyaretçi sayıları da bu gerçeği kanıtlayıcı nitelik taşıyor."Bilgileri verildi
 Tel, kablo ve boru sanayileri geleceğe yönelik iyimser beklentiler içinde bulunuyor. Dünya pazarlarında yatırımların artış eğilimi göstermekte olması, çelik sanayinde olumlu bir ortam yaratıyor.

Dünyanın sektörlerinde lider fuarları wire, Uluslararası Tel ve Kablo İhtisas Fuarı ve Tube, Uluslararası Boru İhtisas Fuarı
16 – 20 Nisan 2018 tarihleri arasında Düsseldorf Fuar Merkezi’nde sektörlerindeki yenilikçi teknolojileri, yeni makine ve tesisleri, ayrıca ürün ve hizmetleri tanıtacaklar.

Beş gün sürecek olan bu fuarlarda sektörlerinde belirleyici rol oynayan 2.600 firma 16 fuar salonunda net 110.000 metrekarelik alan üzerinde buluşacak. Fuarlara yaklaşık 70.000 uluslararası ziyaretçi gelmesi bekleniyor. Böylelikle Düsseldorf ihtisas fuarları sektörlerinin 1 numaralı fuarları olduklarını bir kez daha kanıtlamış olacaklar.

Wire 2018 fuar merkezinin 9 ila 16. salonları arasında ve geçici 18. salonda gerçekleşecek: Fuarda tel üretiminde ve tellerin işlenmesinde kullanılan makine ve tesisler, yöntem tekniklerine ilişkin alet ve yardımcı malzemeler, ayrıca hammadde çeşitleri, özel teller ve kablolar sergilenecek.

Fuarda ayrıca ölçüm, kumanda, ayar ve test teknikleri alanındaki yenilikler tanıtılarak, özel ihtisas konuları da ele alınacak.

Gelecek fuarda fiber optik kablolara her zamankinden daha fazla ağırlık verilecek. Böylelikle Messe Düsseldorf fiber optik kabloların enerji sanayinde, yapı ve iletişim sektörlerinde yaygınlaşan kullanımına yanıt vermiş olacak.

Tel, kablo ve fiber optik kablo makineleri 9 ila 13. salonlar arasında ve 16. salonda, şekillendirme teknikleri (Fastener Technology) ise 15. salonda sergilenecek. Hasır kaynak makineleri (Mesh Welding) ve yay üretim teknolojileri (Spring Making) ise 13. salonda yer alacak.

wire Fuarı’nda İtalya, Belçika, Fransa, İspanya, Avusturya, Hollanda, İsviçre, Türkiye, İngiltere, İsveç ve Almanya’dan gelen firmaların geleneksel olarak güçlü bir şekilde temsil edildiklerini görüyoruz. Denizaşırı olarak da ABD, Güney Kore, Tayvan, Hindistan ve Çin’den yoğun katılım bekliyoruz.

Tube 2018 fuar merkezinin 3 ila 7.0 numaralı salonları arasında, ayrıca 16 ve 17. salonlarda ve kısmen de geçici 18. salonda gerçekleşecek. Boru üretim ve işleme makineleri ve tesisleri, hammaddeler, boru ve boru aksamları, ikinci el makineler, yöntem tekniğine ilişkin aletler, yardımcı malzemeler; ölçüm, kumanda, ayar ve test teknikleri fuarın ana konuları arasında yer alıyor.

Fuarın programını boru hatları ve OCTG-teknolojisi, profil ve makineler ve plastik borular (Plastic Tubes) tamamlayacak. Çin Halk Cumhuriyeti’nden gelen yoğun talep nedeniyle önümüzdeki fuarda da Çin grup katılım standı kurulacak. 16. fuar salonunda yer alacak pavyonda „Meet Chinas Expertise“ sloganı altında tel, kablo ve boru sanayilerinden gelecek Çin firmaları temsil edilecek.

Boru aksamları 17. salonda sergilenirken, boru ticareti ve boru üretimi konuları fuarın 3 ve 4. salonlarında yer alacak. 5. salon ise boru şekillendirme tekniklerine ayrıldı. Makine ve tesisler ve boru işleme makineleri 6 ve 7a salonlarında görülebilecek. Profil ve plastik borular ise 3 ila 7.0 numaralı salonlar arasında ve 16 ve 17. salonlarda sergilenecek.

Tube Fuarı’nda da katılımcı ülkelerin başında İtalya, Hollanda, İspanya, Türkiye, Fransa, İngiltere, Avusturya, İsviçre, Polonya ve Almanya geliyor. Denizaşırı ülkelere baktığımızda ise katılımcı firmaların büyük bölümünün Hindistan, ABD, Çin ve Güney Kore’den geldiğini görüyoruz.



yilmazparlar@yahoo.com